PŞTA’LI AİLELER RAKEL DİNK’İ ZİYARET ETTİ
PŞTA’LI AİLELER RAKEL DİNK’İ ZİYARET ETTİ
Hrant Dink’in Sokak ortasında infaz edilerek katledilmesinin üçüncü yıldönümünü karşılıyoruz. Ocak ayının özellikle Partizan Şehit Ve Tutsak Aileleri açısından yitirdiklerimizle özdeşleşen anlamı, 19 Ocak’ta katledilen HRANT DİNK’in de bu kapsamda anılmasına vesile olmuştur.
Katledilmesinin 3 yıldönümü nedeniyle Hrant Dink’in ailesini ziyaret ederek yanında olmak duygu ve düşüncelerimizi paylaşmak, aynı acılarla örselenen yüreğimizi bir nebzede olsa hafifletmek istedik. Tüm şehit ve tutsak ailelerinin sevgilerini iletmek üzere Partizan Şehit ve Tutsak Aileleri olarak evlerinin kapısını çaldığımızda, sevecen sıcak gülümsemesiyle sevgili Hrant’ın eşi Rakel Hanım bizi karşıladı, kendimizi tanıtıp, ziyaret nedenimizi anlatmamızla birlikte…
Sohbete başladığımızda buğulu gözleriyle bize sevgili Hrant’ı anlattı Rakel. Birlikte öksüz kaldıkları Hrantla Tuzla Ermeni Okulu’nda geçirdikleri zorlu, çetin ve güzel süreçleri sayıları sekseni bulan Ermeni çocuklarıyla birlikte sabırla nasıl geride bıraktıklarını… Tuzla Ermeni Okulu’nun sadece yaşadıkları acı ve meşakkatlere değil Hrantla mutlu evliliklerine de tanık oluşunu…
Özellikle Hrant’ın ölüm yıldönümü yaklaştığında yüreğinin nasıl daraldığını, duygularının yoğunluğunu anlatıyor büyük bir içtenlikle bizlere. Ziyaret ettiğimiz günün gecesinde rüyasında gördüğü Hrant’ın Karacaoğlan türküsünü ve Kırmızı gül demet demet türküsünü söylediğini, sesinin halen kulağında çınladığını, duyduğu özlemi anlatıyor bizlere. Zaman zaman göz yaşlarına hakim olamayarak, yaşadığımız bu coğrafyada çekilen acılara, özellikle Ermenilere yapılan soy kırıma dikkatimizi çekiyor. Bu günlere gelindiğinde ırkçılığın halen devam ettiğine vurgu yaptı. O günleri ailelerinin anlatımından dinleyen analarda, kurtarılan Ermeni çocukların öykülerini dile getirdiler sohbetimizde.
Ermenilerin sesi olma sorumluluğuyla yapılan zulmü cesaretle anlatan Ermeni gazeteciyi susturmak için hazırlanan senaryonun sistemin uygulayıcıları tarafından nasıl hayata geçirildiğini, sistemin nasıl acze düşerek katletme politikasını devreye soktuğunu anlatıyoruz sohbetimizde. Hrant’ı susturmanın yolunu O’nu katletmekte görmüşte “iyi çocuklar” Hrant’ı katlederek Ermenilere gözdağı vermekte çare arayanlar binlerce Hrant’ın doğmasına neden olmuştu çaresizce. Hrant’ın ölümü “Hepimiz Ermeniyiz hepimiz Hrantız” diyen yüzbinleri sokağa dökmüştü.
Hepimizde olduğu gibi bu sahipleniş, çıkan bu ortak ses Rakel’i daha da umutlandırmış. Bu sistemin böyle gitmeyeceğine, er geç değişeceğine, birilerinin buna dur diyeceğine inancı çoğalmış. Sisteme karşı mücadele eden devrimcilerin bu inancının gerçekleşmesindeki payının büyük olacağını ifade ediyor Rakel Dink. Bizlerde 12 Eylülden bu yana hapishane kapılarından eksik olmayan ayak izimizle çocuklarımızı sahiplendiğimizi, şimdi ise onların düşüncelerini savunduğumuzu ifade ediyoruz. Gücümüz yettikçe mücadelemizi sürdüreceğimizi, devrime olan devrime duyduğumuz inancın mücadeleyle gerçekleşeceğini anlatıyoruz. Sohbetimiz sırasında Sincan Hapishanesinden Hrant Ailesine ve AGOS gazetesine Tutsak Partizanlar tarafından gönderilen hediyelerden bahsedince Rakel adres isteyerek kendilerine yanıt yazacağını belirtiyor büyük bir duyarlılıkla.
Rakel Dink Analara Ermeni Cemaatleri’nin bir çalışmasından bahsediyor. Ermenilerin katledildiği 1915’de bazı Ermenileri katledilmekten kurtaran aileleri çağıracakları ve onlara şükranlarını ve teşekkürlerini dile getirecekleri bir etkinlik düzenlemeyi düşündüklerinden… Bu etkinliği düzenlediklerinde anaları da davet etmek için irtibat kuracağını söyleyerek noktalıyoruz sohbetimizi. Tekrar görüşmek üzere ayrılmak zorunda kaldığımız güzel günün sonunda, sevgili Rakelin de dediği gibi “bebekten katil yaratanlar bir gün bunun hesabını verecekler”.
PŞTA’lı Aileler