Tutuklu kadın gazeteciye, devlet eliyle taciz girişimi…
Tutuklu kadın gazeteciye, devlet eliyle taciz girişimi…
Yaklaşık 5 aydan beri tutuklu bulunan gazeteci Suzan Zengin, kontrol için götürüldüğü hastanede askerlerin gözü önünde muayene edilmek istendi. Bu koşullarda muayene olmayı reddeden Zengin, askerler ve hastane doktoru hakkında suç duyurusunda bulundu.
İşçi-Köylü gazetesi çalışanlarından Suzan Zengin, 28 Ağustos 2009 sabahı evinden gözaltına alınmış, üç gün sonra da tutuklanarak Bakırköy Kadın Kapalı Tutukevi’ne konulmuştu. Aleyhine herhangi bir delil ve ifade olmamasına rağmen, 5 aydır tutuklu bulunan ve mahkemeye çıkartılmayan Zengin’in sağlık hakkı da gasp ediliyor. Halen tutuklu bulunan pek çok gazeteci gibi muhalif olmaktan başka suçu bulunmayan Suzan Zengin de, yeni bir işkence metoduyla karşı karşıya. Bilindiği gibi bir süreden beri devlet, hasta ve sürekli kontrol ve tedavi ihtiyacı olan siyasi tutukluları bu haklarından mahrum bırakarak yeni bir yok etme politikası geliştirmiş durumda. Şimdi de buna, kadın tutukluyu askerlerin önünde muayene ettirmeye çalışarak taciz boyutunu da eklemiş durumda.
Askerin önünde muayene girişimi
52 yaşında olan ve 2004 yılında geçirdiği bir ameliyat sonrasında hızlı kemik erimesi, hipertansiyon, ülser gibi sürekli kontrol ve ilaç kullanımı gerektiren Suzan Zengin, 12 Ocak günü hastane kontrolüne götürüldü. Henüz cezaevinden çıkışta “İstersen hastaneye hiç gitmeyebilirsin. Çünkü muayene olurken biz dışarı çıkmayacağız” sözleriyle Zengin’i tehdit eden refakatçi askerler, aynı tutumlarını hastanede de sürdürdüler. 4 saat ring aracında keyfi olarak bekletilen ve tuvalet ihtiyacını dahi karşılamasına izin verilmeyen Suzan Zengin, daha sonra polikliniğe alındı. Muayene sırası geldiğinde ise orada bulunan bir askerin “terörist olan hasta hanginizdiniz?” sözleri üzerine kendisinin terörist değil, tutuklu bir gazeteci olduğunu ifade etti. Daha sonra kelepçeli bir vaziyette muayene odasına alınan Zengin’den askerlerin önünde muayene olması istendi. Askerlerin dışarı çıkmayı reddetmeleri ve sorumlu hekimin de bu konuda ısrarcı olmaması sonucu Zengin, muayene olmayı reddetti. Tutukevine geri götürülen Suzan Zengin, sorumlu hekim ve askerler hakkında suç duyurusunda bulundu.
Çifte standartlı ahlak anlayışı
Sağlık muayenesi, ilaç ve tedavi gibi haklardan yoksun bırakmak yoluyla, siyasi tutuklulara dönük yeni işkence metodunu hayata geçiren devlet, bu olayla kendi ikiyüzlü ahlak anlayışını bir kez daha ortaya koyuyor. Kendi eşlerini örtülere sarıp kamuoyu önüne çıkaran zihniyet, iş kadın siyasi tutuklulara gelince askerlerin önünde muayene ettirmekten çekinmiyor. Aynı zamanda kadın, devrimci ve muhalif gazeteci olmak; işte cezalandırılması gereken üç bileşen!
Son olarak, Suzan Zengin 52 yaşında ve söz konusu askerlerin anneleri yaşında muhtemelen. Sık sık “annelerin kutsallığından” dem vurup, bu kutsallığı artırmak için en az üçer çocuk doğurmazı buyuran zihniyetin bu konudaki samimiyeti de ortada. Söz konusu askerlerin ve onlara bu talimatı verenlerin anneleri de aynı koşullarda mı muayene oluyorlar? Sormak lazım!
Nebahat Alkan
(Suzan Zengin’in kardeşi)
